Ceza Hukuku Dergisi Sayı: 39 - Nisan 2019
Veli Özer Özbek
"Değerli Okurlar,
CHD'nin yeni bir sayısında daha sizlerle birlikte olmanın mutluluğu ve heyecanını yaşıyoruz. Her sayımızda olduğu gibi bu sayımızda da birbirinden değerli ve yetkin bilimsel çalışmaları sizlerle buluşturuyoruz. Bu bağlamda ciddi bir emeğin sonucu olarak ortaya çıkan bilimsel çalışmalarını CHD vasıtasıyla bilim dünyasında tartışmaya açmayı tercih eden değerli yazarlarımıza içtenlikle teşekkür ederiz. Aynı şekilde CHD'nin yıllardır muhafaza ettiği nitelikli bilimsel yayıncılık çizgisinin en büyük güvencesi olan değerli hakemlerimize gösterdikleri titizlik ve hassasiyet için de ayrıca ve özellikle şükranlarımızı iletmek isteriz.
Bildiğiniz üzere her sayımızın sunuş yazısında ceza hukuku gündemimizin arka sıralarına hapsolan ancak mutlaka dillendirilmesi gereken konulara kısaca değinerek dikkat çekmeye çalışıyoruz. Bu sayımızın sunuş yazısında da ceza hukukunun sosyal pedagoji ile ilişkisine suça sürüklenen ve suçun mağduru olan çocuklar üzerinden temas etmeyi istedik. Son yıllarda çocukların sürüklendiği ve mağdur oldukları suçların sayılarında ciddi bir artışın olduğu gözlenmektedir. Ne yazık ki geçtiğimiz yılın yani 2018'in adli istatistik raporları henüz yayınlanmadığı için güncel bir veri kullanamıyoruz ancak 2017 yılının istatistikleri 2017 öncesiyle karşılaştırıldığında bu artışı rahatlıkla gözlemlemek mümkündür. Özellikle çocukların sürüklendiği suçlara dikkat edildiğinde belli suç gruplarında yoğunlaşmanın söz konusu olduğu dikkati çekmektedir. Bu da öncelikli olarak; çocukların söz konusu suç gruplarına karşı bir eğilim içinde oldukları, bu suçları işlemeleri halinde karşılaşacakları yaptırımlar konusunda yeterli bilgi ve duyarlılık seviyesine eriştirilmedikleri sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Aynı şekilde suç mağduru olan çocukların, hukuki başvuru ve korunma olanakları ile ilgili bilgi eksikliği nedeniyle mağduru oldukları suçu farklı sebeplerle gizli tutmaya çalıştıkları, mağduriyetlerinin de bu nedenle daha da arttığı ve daha büyük mağduriyetlere kapı aralandığı bilinmektedir. Bu durum sadece bir suçun mağduru olduklarında değil bir suçun tanığı olduklarında da söz konusudur.
İşaret ettiğimiz tüm bu hususlar aslında sorunun pedagojik yönünün ciddi bir şekilde ihmal edildiğini gözler önüne sermektedir. Bu bağlamda günümüz toplumunun bir bilgi toplumu olduğu ve geleneksel yöntemlerin çocukların sosyo-psikolojik gelişiminde yetersiz kalacakları düşünüldüğünde ilk ve özellikle de ortaöğretim seviyesinde çocuklara suç ve yaptırım kavramları tüm etkileriyle birlikte onların seviyesine uygun bir biçimde aktarılmalıdır. Aynı şekilde bir suçla herhangi bir şekilde karşılaşan kişinin hangi yollara başvurabileceği ve kendini ne denli güvende tutabileceği öğretilmelidir. Bu konuda sosyal sorumluluk projeleri hayata geçirilmeli, uzmanlardan oluşan kurullarca farklı seviye ve içeriklerde ders materyalleri hazırlanmalıdır.
Bu anlamda ceza hukukunu, ceza kanunlarının soğuk duvarlarının ötesine geçirip sosyal pedagojinin bir parçasına dönüştürmeliyiz. Toplumun ve dolayısıyla toplumu oluşturan her bireyin ceza hukuku ile karşılaşma anını suç ile karşılaşma anından çok daha öne çekmeliyiz. Suçlulukla mücadele ancak böyle bir bilincin yerleştiği toplumlarda rasyonel bir şekilde gerçekleştirilebilir. Bir sonraki sayımızda yeniden bu satırlarda buluşabilmek umuduyla iyi okumalar dileriz." (Tanıtım Yazısı)
Konu Başlıkları
- Hayâsızca Hareketler Suçu, Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL
- Trafik Suçlarında Şüpheliden Kan Örneği Alınmasına İlişkin Alman Ceza Muhakemesi Hukukundaki Önemli Kararlar ve Türk Hukukuna İlişkin Bazı Değerlendirmeler, Dr. Öğr. Üyesi Reşit KARAASLAN
- Türk Hukukunda Bilişim Sistemine Girme Suçu (TCK m.243), Dr. Öğr. Üyesi Nebahat KAYAER
- Nüfuz Ticareti Suçu (TCK m.255), Dr. Öğr. Üyesi Candide ŞENTÜRK
- Bulut Bilişim Bakımından Arama ve Elkoymaya İlişkin Hükümlerin Uygulanabilirliği, Arş. Gör. Özde DEREBOYLULAR
- Alman Federal Yüksek Mahkemesi'nin 24.11.2004 Tarihli ve 5 Str 239–04 Sayılı Kararının Değerlendirilmesi, Arş. Gör. Gözde KAZAKER
- Anayasa Mahkemesinin Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına İlişkin Geliştirdiği Yorum Ölçütleri, Bedirhan ERDEM