Sosyal Güvenlik HukukundaYurt Dışı Hizmet Borçlanması
Tuğçe Yaba
Türk vatandaşlarının 1960'larda iş gücü anlaşmaları ile başlayan göç süreci başka sebeplerle de devam etmiştir ve milyonlarca Türk vatandaşı yurt dışına yerleşmiştir. Bu vatandaşlar Türkiye'ye döndüklerinde Türkiye'de aylık bağlanması için gerekli şartları sağlayamadıklarında sosyal güvenceden yoksun kalmaktadırlar.
Anayasa'nın 2. maddesi gereği sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, yine Anayasa'nın 60 ve 62. maddeleri uyarınca yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına sosyal güvenlik hakkı sağlanması için özel tedbirler almakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğü yerine getirmek için ikili veya çok taraflı sosyal güvenlik sözleşmeleri akdedilmiştir.
İç mevzuatta da ilk olarak 2147 sayılı Kanun, akabinde 3201 sayılı Kanun yayımlanmıştır. 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun ile Türk vatandaşları ile doğumla Türk vatandaşı olup çıkma izni alarak Türk vatandaşlığını kaybedenlere, yurt dışında Türk vatandaşı olarak geçirilen 18 yaşını doldurduktan sonraki sigortalılık sürelerini, sigortalılık süreleri arasında yahut sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik sürelerini, ev kadını olarak geçirilen süreleri borçlanma yolu ile değerlendirme hakkı tanınmıştır.
Uygulamadaki sorunları gidermek için kanunda çok sayıda değişiklik yapılmıştır. Eserde son kanun değişikleri irdelenerek güncel mevzuat, sosyal güvenlik sözleşmeleri, Sosyal Güvenlik Kurumu genelgeleri, doktrin ve yargı kararları ışığında yurt dışı hizmet borçlanması incelenmiştir.
Sosyal Güvenlik Sözleşmelerinde Yer Alan Borçlanmaya İlişkin Özel Durumlar | |
7186 ve 7247 sayılı Kanun ile Yapılan Değişiklikler | |
Yurt Dışında Kısa Süreli Çalışmaya Tabi İşler |