Türk İş Hukukunda Asıl İşveren Alt İşveren İlişkisi
Özge Eyüboğlu
Alt işveren uygulamaları, Türk Hukukunda 1936 yılı itibarıyla yasal düzenlemelere konu olmakla birlikte uygulamada ortaya çıkan sorunların giderilmesi amaçlı değişikliklerle günümüzdeki nihai haline ulaşmıştır. 4857 Sayılı İş Kanunu ve Alt İşverenlik Yönetmeliği ile asıl işveren - alt işveren ilişkisinin kurulabilmesi için gerekli şartlar, sınırlamalar ve hukuka aykırı kurulan alt işveren ilişkisinin yaptırımları düzenleme altına alınmıştır.
Bunun yanı sıra alt işveren işçisinin haklarının güvence altına alınabilmesi için her iki işverenin birlikte (müteselsil) sorumluluğu düzenlenmiş olmakla birlikte, kamu kurum ve kuruluşlarının alt işverene iş gördürmeleri durumunda ayrıcalıklı bir duruma sahip olmaları alt işveren uygulamasında kamu ve özel sektör ayrımını doğurmuştur. Kamu işletmelerinin sahip oldukları bu ayrım, alt işverenin işçilerinin iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmelerinden kaynaklı haklarını kullanamamalarına neden olmuştur.
Çalışmamızda Türk İş Hukuku’nda alt işveren kavramı, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin unsurları ve alt işveren ilişkisinde müteselsil sorumluluk kavramları incelenerek alt işveren uygulamasının yarattığı sorunlar ortaya konulmaya çalışılmıştır.