Yaptırımı (Cezayı ) ve Sonuçlarını Ağırlaştıramama Kuralı
Prof. Dr. Sami SELÇUK, Prof. Dr. Ali Rıza ÇINAR
2004/5271 sayılı Yeni Ceza Yargılama Yasası’nın istinaf, temyiz, yasa yararına bozma ve yargılamanın yenilenmesi (m. 283, 307/4, 309/4-b, 323/2) yollarında benimsenen ve yaygın anlatımıyla “aleyhe bozma yasağı kuralı”, kişisel görüşümüze göre “yaptırımı (cezayı) ve sonuçlarını ağırlaştıramama kuralı” denilen konu üzerine yaptığımız incelemenin üzerinden üç yıl geçmiştir.
Bu arada yeni incelemeler ve Yargıtay kararlarıyla konu zenginleştirilmiştir.
İncelememizde Türk yargısının “yaptırımı (cezayı) ve sonuçlarını ağırlaştıramama kuralı”nı algılamasında ve kurala yaklaşımında, dolayısıyla uygulamada sorunlar yaşandığı, köklü değişikliklere gereksinme olduğu sonucuna ulaşılmıştı.
O incelmede hukuk uygulamasının sağlıklı olarak olabilmesi için özellikle şu görüşlere yer verilmişti:
1-Kural, 1929 yılından bu yana dayanılan “kazanılmış hak” görüşünden arındırılmalıdır.
2-Kuralın yanılgıya yaslanan bir lütuf, atıfet, iyilik, bağışlama olduğu, bu yüzden genişletilmemesi gerektiği anlayışı bir yana bırakılmalıdır.
3-Kural, sanık/hükümlü yararına düzenlenmiş bir kurum bulunduğu için sanık/hükümlü aleyhine yorumlanamayacaktır.
Elbette bunlara kimi koşullar da eklenmişti.
Bu koşulların ne denli gerçekleştiğini, elbette kitapta yansıtılan kuramsal ve yargısal görüşleri inceleyen okurlar değerlendireceklerdir.
Kitap, benim incelememe çok değerli meslektaşım sayın Prof. Dr. Ali Rıza Çınar’ın bilimsel incelemesi de eklenerek ve bir bütün olarak meslektaşlarımızın değerlendirmesine sunulmuştur.
Yapıt, Yargıtayın son kararları ile de zenginleştirilmiştir. Bu kararların bulunmasında, özetlenmesinde, ayrıma tabi tutulmasında emek, bütünüyle Sayın Çınar’ındır.